Avrupa’nın kuzeyine doğru yaşama koşulları zorlaşır. Sanayi Devrimine kadar, yaşamını sürdürmek çetin bir mücadele gerektiriyordu. Nesillerdir orada yetişmiş olanlar dışında oraya gelenlerin orada kalmak için pek nedenleri yoktur; aksine oradan bir an önce uzaklaşmak için güçlü güdüleri vardır. Bu koşullarda, Avrupa’nın kuzeyinde yaşayan germenik kökenli insanlar ırk olarak oldukça saf kalmışlardır.
“Kürtler ve sosyalizm” yazısını okumaya devam etKategori: haberboyu.com
Tatile değil, çocukluğuma
Lisedeyken Almanca okuma parçası olarak iki öykü okumuştuk Alman turistlerle ilgili. İlkinde bir Alman Güney’e turist olarak gider, ikincisinde Hollanda’ya.
“Tatile değil, çocukluğuma” yazısını okumaya devam etYeşil, beton ve sonrası
Betonart‘taki dostlarım dergilerinin 10. yılını kutladılar. Beni de davet ettiler, gittim.
“Yeşil, beton ve sonrası” yazısını okumaya devam etKendi bacağından asılma mevzusu
Atasözümüze göre her koyun kendi bacağından asılır.
“Kendi bacağından asılma mevzusu” yazısını okumaya devam etHaziran Doğumu
“Gezi olayları” diye şanlanan 2013 Haziran’ı bir doğumdur.
“Haziran Doğumu” yazısını okumaya devam etBaşın göğe mi erdi
3. Selim’in döneminden bu yana tüm dünya tam bir kaos içindedir. Sermayecilik övülse de nüfusta, sağlıkta, teknolojide yaşanan başsız, anarşik büyümeye bu kaosta denetim dışına çıkan insani ve kültürel öğeler olanak verdi. Bu denetim dışı büyümenin denetim altına alınmaya çalışılmasının bir türü olarak sermayecilik, ilaveten, büyümenin daha paldır küldür olmasına ve insanlar, doğa ve topluluk üzerinde daha yıkıcı etkileri olmasına neden oldu.
“Başın göğe mi erdi” yazısını okumaya devam etSoma, Beşiktaş olacak
Olağanüstü sıkıntılı bir dönemi yaşıyoruz uzun bir süredir. Uzun ki ne uzun; nesiller geçti. Nedeni de simgesel olarak “Beşiktaş’ı Soma yapma nafile çabasından dolayı” diye ifade edebiliriz.
“Soma, Beşiktaş olacak” yazısını okumaya devam etDemokratik mafya örgütlenmesi
Okul döneminin sonuna geliyoruz. Paraleldi yamuktu artık bir yana bırakacağız. Hayal edeceğiz ama derinlere de dalamayacağız. Her yaz olduğu gibi bu yaz da ne paralele ne derine, olsa olsa karaborsaya yakın olacağız.
“Demokratik mafya örgütlenmesi” yazısını okumaya devam etKırmızı deniz
Kırmızıyı çok sevdim. Neden acaba? Çekici geliyordu bana. Sonra o çekiciliğini biraz biraz yitirdi. Hala severim ama eskisi kadar çekici değil gibi.
“Kırmızı deniz” yazısını okumaya devam etBir yanda utanma, diğerinde akıl kalmamış
Daha önce de anayasa ve yasalara açıkça aykırı olduğu halde İstanbul’da 1 Mayıs engellendi; bu ilk değil. Yönetim, “Na burda gösteri yapacaksın; kimse duymayacak” diye yer gösterdi diye 1 Mayıs serbest olmaz, izne ve emre tabi olur. 1 Mayıs’ta çalışanlar Taksim’de eylem yapmayı talep etmişse yönetimin yegane görevi güvenliklerini sağlamaktır. Bu görevini yapamayacağını düşünmüyorum ama yaptığı, sanki yetersizmiş gibi davranıp kendi yetersizliğini çalışanlara külfet olarak yüklüyor. İktidardaki partinin siyasal amaçları doğrultusunda görevini kötüye kullanıyor ve bu suçtur.
“Bir yanda utanma, diğerinde akıl kalmamış” yazısını okumaya devam et